Tarih Öncesi Sanat

İlkel toplumlar için sanat, biraz da sihirdi. Sanatın tılsımlı güçlere sahip olduğuna, insanları ruhlarla ve ruhani dünyayla iletişime geçirdiğine dair yaygın bir inanış vardı. Tarih öncesi dönemden günümüze gelebilmiş az sayıda eser vardır. Bu eserler, toplumsal inanç ve dini inançları göz önüne serer.

Genellikle, tarih öncesi mağara ressamlarının erkekler olduğu varsayıldı. Yakın tarihli bir çalışma, ilk sanatçıların çoğunun kadın olduğuna dikkat çekerek, kadınların tarih öncesi toplumlarda sanılandan daha güçlü bir role sahip olduğunu öne sürmektedir.

Sanatın sihirli güçleri vardır.

 

Kaybolan diller

Şu an dünya üzerinde 2724 dil tehdit altında veya tamamen yok olmuş. Üstelik bu son yüzyıl içinde gerçekleşmiş.

Türkiye’de de 14 dil aynı şekilde tehdit altında veya nesli tükenmiş durumda.

Abazaca – Romani
Hemşince
Lazca
Pontus Yunancası
Batı Ermenicesi

Yok olanlar:
Ubıhça
Mlahso
Kapadokya Yunancası
Suret

Tehlikede olanlar:
Gagavuzca
Judeo Espanyol
Turoyo
Abhazca – Adigece
Zazaki
Hervetin

Bir çoğunun bu dillerin isimlerini dahi ilk defa duyduğunu biliyorum. Kaybolan her kelime, her dil kaybolan bir kültür demektir. Dillerin yaşaması ve yaşatılması dünyanın ortak mirasının aktarılmasına katkıdır.

Tupi Kabilesi

Tupi kabilesinde Brezilyalı kadınlar anadan üryan dolaşır, bundan hiç utanmazlardı. Hatta Avrupalılar Tupi kadınlarına örtünmeleri için giysi verdikleri zaman kadınlar gülüp giysileri reddettiler. insan böylesi rahatsız edici bir şeyi üzerine giyip kendisine neden eziyet eder ki diye düşünüp şaşırdılar.

Erkekler saçlarını kazıtıyor, kadınlarsa uzatıp kırmızı kurdelalarla örüyorlardı. Tupi yerlileri yıkanmayı çok seviyorlardı; ne zaman bir ırmak görseler ırmağa atlayıp birbirilerini yıkamaya başlıyorlardı. günde 12 kez yıkandıkları bile oluyordu.

İki yüz kişinin birlikte yattığı ambara benzer yapılar içinde yaşıyorlardı. Pamuk yataklarını hamak gibi sütunlar arasına asıyorlardı. Avlanmaya gittikleri zaman yataklarını da yanlarında götürür öğle arası ağaçların arasına asıp şekerleme yaparlardı. Her altı ayda bir köy farklı bir yere taşınırdı; çünkü köy sakinleri manzara değişikliğinin onlara iyi geleceğini düşünürlerdi. (Başka bir açıklamaları yoktu, yalnızca hava değişikliğinin onlara iyi geleceğini söylerlerdi)
Devamını oku “Tupi Kabilesi”

Bilim Tarihinden Notlar

Tarih Öncesi

14 milyar yıl önce samanyolu galaksisi (Güneş sisteminin bulunduğu galaksi) oluştu.

Bir süper nova patlamasının kalıntılarından 4.5 milyar yıl önce güneş sistemi oluştu.

3.8 milyar yıl önce basit hücreler oluştu.

2 milyar yıl önce karmaşık hücreler oluştu.

1 milyar yıl önce ilk çok hücreli yaşam gözüktü.

600 milyon yıl önce basit hayvanlar oluştu.

200 milyon yıl önce memeliler oluştu.

200 bin yıl önce modern insan oluştu.

Bulunan en eski insan fosili 130 bin yıl öncesine aittir ve Afrika’da bulunmuştur.

35 bin yıl öncesine ait Lebombo kemiği bulundu ve üzerinde takvim hesabına benzer matematiksel işaretler tespit edildi.

20 bin yıl öncesine ait Ishango kemiği bulundu. Bu kemiĝin üzerinde basit toplama işlemleri ile bazı asal sayılar bulunmaktadır.
Devamını oku “Bilim Tarihinden Notlar”

“Bo” lar

boa-sr-chachiHint Okyanusu’ndaki Andaman Adalarında dünyanın en eski kabilelerinden birinin kültürü, son üyesinin ölümüyle tarih oldu.

Merkezi Londra’da bulunan, yerli haklarının savunucusu Survival International adlı örgütten yapılan açıklamada, 2010 yılında 85 yaşındaki Boa Sr’nin öldüğü, bu kişinin “Bo” dilini bilen ve konuşan son kişi olduğu kaydedildi.

“Bo”ların 65 bin yıldır Andaman Adalarında yaşadığı sanılıyor. Britanya’nın 1858’deki sömürgeleştirmesinden önce aralarında “Bo”ların da bulunduğu 10 farklı kabilenin nüfusunun 5 bin olduğu ve çoğunun sömürgeciler tarafından öldürüldüğü ya da sömürgecilerin getirdiği hastalıklar yüzünden öldüğü düşünülüyor.

Aralık 2004’teki büyük deprem ve tsunami felaketinden kurtulan Boa Sr, bugün sadece 52 kişi kalan kabilenin en yaşlısıydı.

Survival International’ın Direktörü Stephen Cory, yazılı açıklamasında, “Boa Sr’nin ölümü ve Bo dilinin kaybolması, bir toplumun hatırası kalmadığı anlamına geliyor” ifadesini kullandı.

Andaman Adaları sakinleri, yaşamlarını sürdürebilmek için büyük ölçüde Hint hükümetinin yardımına muhtaç.