Mitoloji Derlemeleri

Daha önceden de elimde mitoloji ile kaynak ve arşiv vardı. Hem onları bir araya getirip derlemek hem de yeni bir proje olsun diye Dünya Mitolojisi sitesine başlamış bulunuyorum. Biraz internetten biraz kitaplardan güzel bir derleme ve bilgi sitesi olacağını düşünüyorum. Bu konuda bana yardım etmek isteyenlerin iletişim sayfasından bilgilendirmesi yeterli olacaktır. Mitler ve mitoloji bizlere kültürleri tanımamızda ve insanlığın tarihinde hem önemi hem de o kültürün özelliklerini yansıttığı için her zaman ilgimi çekmişti. Elbette çoğu insan gibi amatörce ilgileniyorum ben de. Bu ilgi alanımı bir yerde toplamaya karar verdim diyebiliriz kısacası. Reklamsız, temiz bir site olmasına önem göstereceğim. Her zamanki gibi görsel yönü zayıf ama bilgi ve kod kısmı oldukça güçlü bir site olacaktır orası da.

Eşekli Kütüphaneci Mustafa Amca

Yıl 1943.
Genç Mustafa’nın tayini kütüphaneci olarak Ürgüp Tahsin Ağa Kütüphanesi’ne çıkar. Devlet memurluğu o dönemde süper bir şey, çünkü özel sektör falan yok. Bizimki kütüphanede heyecanla okurları bekler; bir gün olur, beş gün olur, gelen giden yok.

Etraftakilerle konuşur, herkese anlatır:

“Bakın kütüphane bomboş duruyor, gelin kitap okuyun.” Gelen giden olmaz. Amirlerine durumu bildirir.

– Kardeşim otur oturduğun yerde, maaşını düzenli alıyon mu, almıyon mu?
– Alıyorum.
– Eee, o zaman ne karıştırıyon ortalığı, gelen giden olsa maaşın mı artacak? Başına daha fazla bela alacan, o kütüphaneye yıllardır kimse gelmez zaten…

23 yaşındaki genç memur “Ne yapayım, ne yapayım?” diye düşünür durur. Sonunda aklına bir fikir gelir, eşine söyler. Eşi önce “Deli misin bey?” der, ama kocasının bir şeyler üretme, işe yarama çabasını yakından görünce fikri kabullenir.
Devamını oku “Eşekli Kütüphaneci Mustafa Amca”

Bilim Tarihinden Notlar

Tarih Öncesi

14 milyar yıl önce samanyolu galaksisi (Güneş sisteminin bulunduğu galaksi) oluştu.

Bir süper nova patlamasının kalıntılarından 4.5 milyar yıl önce güneş sistemi oluştu.

3.8 milyar yıl önce basit hücreler oluştu.

2 milyar yıl önce karmaşık hücreler oluştu.

1 milyar yıl önce ilk çok hücreli yaşam gözüktü.

600 milyon yıl önce basit hayvanlar oluştu.

200 milyon yıl önce memeliler oluştu.

200 bin yıl önce modern insan oluştu.

Bulunan en eski insan fosili 130 bin yıl öncesine aittir ve Afrika’da bulunmuştur.

35 bin yıl öncesine ait Lebombo kemiği bulundu ve üzerinde takvim hesabına benzer matematiksel işaretler tespit edildi.

20 bin yıl öncesine ait Ishango kemiği bulundu. Bu kemiĝin üzerinde basit toplama işlemleri ile bazı asal sayılar bulunmaktadır.
Devamını oku “Bilim Tarihinden Notlar”

Ayasofya Efsaneleri Bitmez

Doğu Roma ve Osmanlı imparatorluklarının, hem yükseliş hem de çöküş dönemlerine tanıklık eden, tarihinin en önemli dini eserlerinden biri olan Ayasofya; gerek Bizans gerekse Türk kaynaklı pek çok efsaneye konu olmuştu. Ancak günümüzdeki Ayasofya’nın, burada yapılan ilk kilise olduğunu düşünmek bizi yanıltır.

Tarihçi Sokrates’e göre 15 Şubat 360 tarihinde burada inşa edilen ilk kilise bir bazilikaydı ve eski bir Roma tapınağı üzerine kurulmuştu. M.S. 4O4’te yanan bazilikanın yerine yapılan ikincisi, İmparator II. Theodosios döneminde 10 Ekim 415 yılında ibadete açıldı. 13 Ocak 532 yılındaki ünlü “Nika İsyanı”nda bütünüyle yanan kilisenin yerine, aynı yıl, İmparator I. Iustinianos’un (Jüstin-yen) emriyle günümüze kadar ayakta kalan Ayasofya’nın inşası başlatıldı.
Devamını oku “Ayasofya Efsaneleri Bitmez”

İstanbul – Körler ülkesinin karşısına kurulan kent

Kentin kuruluşu üzerine rivayet muhtelif. En ünlüsü ve bilineni Megaralı göçmenlerinin yolculuğu. Bir de Evliya Çelebi’nin anlattığı var ki, tadına doyum olmuyor…

Efsaneye göre, Koressa’nın oğlu, Yunanistan’ın Megara kentinden genç Byzas, yandaşlarıyla birlikte, bölgedeki baskılardan kurtulmak, yeni bir kent kurmak ve özgürlüğünü ilan etmek için yola çıktı. Her şey iyiydi de, kent nerede kurulacaktı? O çağda, bilinmeyenleri bilinir kılan birisine, Delfoi kentindeki kâhine danıştı genç adam. Delfoi kâhini gideceği yeri tarif etti; “Kentini kuracağın yer, körler ülkesinin tam karşısında olacak.” Byzas yola çıktı, aradı taradı, körler ülkesi diye bir yer yoktu. Sonunda, mola verdikleri bir deniz kıyısında, karşı sahile baktı ve bağırdı: “Bu insanlar kör mü, burası varken orada oturulur mu?”. Delfoi kâhinini hatırladı genç adam; “Körler ülkesinin karşısında kuracaksın kentini.” Körler ülkesi, günümüzün Kadıköy’üdür!

İstanbul’dan çok yıllar önce kurulmuştur “Khalkedonia”, yani Kadıköy. Byzas; ordusuyla gelip soluklanmak için durduğu şimdiki Sarayburnu’nda, manzaranın muhteşem görüntüsünden adeta büyülenmişti. Khalkedonia’nın neden “Körler Ülkesi” tanımlamasını hak ettiğini anlamıştı artık. Çünkü, böyle cennet benzeri bir yer dururken, tam karşıda ve korumasız bir yerde kent kuranlar, ancak kör olabilirlerdi! Ol hikâye böyle. Temelleri Sarayburnu sırtlarında atılan kente, kurucusunun adı olan Byzas’tan dolayı, “Byzas’ın kenti” anlamında “Byzantion” dendi…
Devamını oku “İstanbul – Körler ülkesinin karşısına kurulan kent”