Kuantum Mekaniği

QuantumKuantum fiziğinin gelişimi, bilimde dev bir ileri adımı, “klasik” fiziğin aptallaştırıcı mekanik determinizmden kesin bir kopuşu temsil etti. Bunun yerine çok daha esnek ve dinamik –yani tek kelimeyle diyalektik– bir doğa görüşüne sahibiz. İlkin küçücük bir ayrıntı, neredeyse bir anekdotmuş gibi görünen kuantumun varlığını Planck’ın keşfetmesiyle birlikte, fiziğin tüm çehresi dönüşüme uğradı. Radyoaktif dönüşüm olgusunu açıklayabilen ve spektroskopinin karmaşık verilerini ayrıntılarıyla analiz edebilen yeni bir bilim söz konusuydu. Bu da doğrudan doğruya yepyeni bir bilimin kurulmasına yol açtı; eskiden çözümsüz kalan sorunları çözme yeteneğindeki teorik kimya. Yeni kalkış noktası benimsenir benimsenmez, genelde bütün bir teorik zorluklar yığını bertaraf ediliyordu. Yeni fizik, atom çekirdeğine hapsolmuş şaşırtıcı kuvvetleri ortaya çıkardı. Bu ise doğrudan doğruya nükleer enerjinin –dünyadaki yaşamın potansiyel imhasına giden yolun– istismarını ya da nükleer füzyonun barışçıl kullanımı sayesinde akla hayale sığmaz, sınırsız bir bolluk ve toplumsal ilerleme manzarasını beraberinde getirdi. Einstein’ın görelilik teorisi, kütle ve enerjinin eşdeğer olduğunu açıklar. Eğer bir cismin kütlesi biliniyorsa, bunu ışık hızının karesiyle çarptığımızda enerji haline gelir.

Einstein, şimdiye dek bir dalga olarak tasavvur edilen ışığın bir parçacık gibi davrandığını gösterdi.
Devamını oku “Kuantum Mekaniği”

Güzel Kısa Zeka Soruları

Aşağıda bir kaç tane güzel zeka sorusu var. Çözümlerini yorum olarak yazabilirsiniz. Yorumlarınızı tartışırız.

Güzel Soru 1: 127 kişinin katıldığı bir tenis turnuvasında eleme usulü maç yapılmakta ve yenilen elenmektedir. Tek sayı insan olduğunda ise eşleşmeyen tur atlamaktadır. Soru şu, şampiyon belirlenene kadar kaç maç yapılması gerekir?

Güzel Soru 2: Delinin biri dünyayı ekvatordan bir kurdela ile doluyor. Bir başka deli ise bu kurdelanın insanların ayaklarına takılacağını iddia ederek 2 metre yukardan dolamayı teklif ediyor. Kaç metre daha kurdela gerekir?

Güzel Soru 3: Bir bardakta bulunan bir miktar suyun içine buz atıyorsunuz ve suyun seviyesini bardağa kalemle işaretliyorsunuz. Buz eridikten sonra su seviyesinde ne gibi bir değişme olur?

Güzel Soru 4: Bir eşkenar üçgenin köşelerinde duran 3 karınca var. Her karınca, rastgele seçtiği bir köşeye doğru, üçgenin bir kenarı üzerinde yürümeye başlıyor. Karıncalar arasında bir çarpışma olmaması ihtimali nedir?

Matematik Üzerine Sokratik Bir Diyalog

Aşağıdaki yazı Alfred Renyi nin “Matematik Üzerine Diyaloglar” kitabından alınmıştır. Socrates ve Hipokrat arasında geçen güzel bir diyalog bence. Bir kısmını aktarıyorum.

MATEMATİĞİN NESNESİ NEDİR?

SOKRAT(S): Pekala, o halde bana matematiğin ne olduğunu bilip bilmediğini söyler misin? Sanırım üzerinde çalışmak istediğine göre matematiği tanımlayabilirsin de.
HİPOKRAT(H): Bunu çocuklar bile yapabilir. Matematik bir bilimdir ve elbette bilimlerin en güzellerinden biridir.
S: Senden istediğim matematiği övmen değil, onun doğasını tanımlamandı. Örneğin eğer sorum Tıp hakkında olsaydı, bu sanatın hastalık ve sağlıkla uğraştığını ve amacının hastalıkları iyileştirmek ve sağlığı korumak olduğu cevabını verecektin. Haklı değil miyim?
H: Kesinlikle.
S: O halde şu soruyu cevapla; Doktorluk sanatı var olanla mı yoksa var olmayan şeylerle mi ilgilidir? Doktorlar olmasa da hastalık var mıdır?
H: Kesinlikle, hatta şu an olandan daha da fazla olacaktır.
S: Şimdi de başka bir sanata geçelim, mesela Astronomi olsun. Astronomların yıldızların hareketi üzerinde çalıştıkları konusunda bana katılıyor musun?
H: Şüphesiz.
S: Astronomlar var olan bir şeyle mi uğraşıyorlar diye sorsam cevabın ne olur?
H: Evet olacaktır tabii ki.
Devamını oku “Matematik Üzerine Sokratik Bir Diyalog”