1. Nilüfer kentleri
Japon teknoloji şirketi Shimizu'nun yeni tasarımı, yeşil teknolojileri kullanan, sıfır-karbon odaklı şehirler yaratmayı hedefliyor. 'Yeşil Yüzer' olarak adlandırılan proje, her biri birer kilometre genişliğinde ve 10.000 ila 50.000 kişi barındıran belirli sayıdaki hücrelerden oluşuyor. Hücreler Pasifik Okyanusu'nun ekvator çizgisine yakın enlemlerinde bağımsızca yüzerken aynı zamanda biraraya gelerek daha büyük kasaba veya şehirler oluşturabilecekler. Ortaya çıkan modüller ise sonrasında daha da büyüyerek ülkeler halini alabilecek.
Bu cesur yeni dünyanın sakinleri genellikle her bir hücrenin merkezinde yer alan 1 km. yüksekliğindeki gökdelenlerde ikamet edecek. Gökdelenler, deniz suyu kaynaklı magnezyumdan elde edilecek metal ve süper hafif bir alaşımdan inşa edilecek. Merkezdeki kule çevresine yayılmış olan bölgelerde de yerleşim yerleri bulunmasının yanında, petek biçimli dubalar üzerinde yüzecek olan ormanlar, yeşillik alanlar ve tarlalarla sarılması planlanan bu merkezi kulenin, besin açısından kendi kendine yetebilmesi planlanıyor.
Fikir aşamasındaki bu yüzer kentlerin sıfır-karbon politikalı toplumlara ön ayak olacağı varsayılırken, karbon emisyon oranının bugüne göre yüzde 40 azalması bekleniyor. Hücreler yeni yeşil teknolojiler sayesinde atıklarını tamamen enerjiye dönüştürürken herhangi bir atık salınımı gerçekleşemeyecek. Okyanusta dolaşarak hücre-şehirlerin atıklarını toplayacak olan çöp adacıkları enerjinin üretildiği merkezler halini alacak.
Yüzer şehrin ekvator düzlemine yakın dizilmesinin de bir amacı var. Bu bölgede iklimin göreli olarak kararlı yapıda seyretmesi başlıca etken. Bu sayede uç hava şartlarına maruz kalınmadan şehirlerin korunması sağlanabilecek. Fakat hücrelerin kenarlarında yer alacak olan lagünlere, yüzeyin 10 metre altında uzanan güçlü ve esnek çeperler eklenerek büyük dalgaların kırılması sağlanacak.
Shimizu, ilk hücreleri 2025 itibariyle yüzdürmek istiyor ve buna yönelik teknolojileri geliştirmeye odaklanmış durumda. Yüzer kentler şirketin ilk projesi de değil. Daha önce de Ay’ı Güneş ışınlarını toplayacak bir kuşakla çevrelemeyi ve burdan elde edilecek enerjinin Dünya’ya transferini projelendirmişti.
2. "Denizdelen" Malezyalı mimar Sarly Adre bin Sarkum
Malezyalı mimar Sarly Adre bin Sarkum’un tasarladığı ancak henüz hayata geçirilmeyen yapı suyun içinde yüzen bir nilüfer gibi gözüküyor. Yalnızca bazı katların suyun üzerinde olduğu binada geri kalan herşey suyun altında yer alıyor. Suda dikey olarak duran binanın desteğini uzun sarmaşıklara benzeyen yapılar sağlıyor. Kendi elektrik ve gıda ihtiyacını karşılayan çevredostu yapıda yalnızca rüzgar, güneş ve dalga enerjisi kullanılacak.
Binanın dengesini sağlayan uzantılar aynı zamanda kinetik enerji sayesinde enerji de üretecek. Sarkum, tasarımını 5 yıldır geleceğin gökdelen projeleri için özel bir yarışma düzenleyen eVolo mimarlık dergisi için tanıttı. Binanın binlerce kişiye ev ve işyeri sağlayabileceği tahmin ediliyor. Bir zamanlar dünyanın en yüksek binası olan New York’taki Empire State binası kadar yani 381 metre yüksekliğinde olabileceği hesaplanıyor.
Sarkum’un tasarımını hayata geçirmek şimdilik uzak bir olasılık gibi görünüyor ancak birçok uzman küresel ısınmanın gelecekte insanlığı bu şekilde yaşamaya zorlayabileceğini öne sürüyor.
3. Okyanus Kentleri, Arup Biomimetics
40 yıl sonra, dünyanın geri kalanı gibi Avustralya da büyük ihtimalle şimdikinden oldukça farklı görünecek. Hatta belki de Arup Biomimetics’in hazırladığı “Okyanus Kenti” konseptinde olduğu gibi muhtemelen su altında olacak…
Calimera -- 29.08.2012 - 15:43
4. Belçikalı mimar
Küresel ısınmanın önüne geçilemiyor. Dünyadaki deniz seviyesi hızla artıyor. Pasifik ve hint okyanusundaki ülkeler sular altında kalma tehlikesi ile karşı karşıya.. Peki nerede yaşayacağız?
Belçikalı mimar, insanlığın gelecekte hayatta kalması için suyun üzerinde yüzen şehirler tasarladı.
Nilüfer çiçeği gibi suyun üzerinde durduğu için "nilüfer şehirler" adı verilen projeye her bir yüzen kentte 50 bin insan yaşayabilecek...
Nilüfer kentlerde enerji, güneşten, dalgadan ve rüzgardan elde edilecek. İnsanlar hergün aynı manzaraya bakmasın diye, kentlerde dağlar bile olacak.
Eski kentlerin açıklarında kurulacak nilüfer kentlerde sinema tiyatro, stad gece kulüpleri olacak.
Uluslararası İklim Araştırmaları Kurumu´na göre 2100 yılında okyanuslardaki su seviyesi bugüne göre ortalama 50 santimetre daha yükselecek.
New York, Tokyo ve Londra´da deniz seviyesi, 1 metre yükselecek.
mor -- 29.08.2012 - 16:21
Ben bunu rüyamda gördüm çok ilginç :) gelecekteki dünya böyle olacak demişti biri.Büyük binalar ama taş toptak yok heryer deniz.
Calimera -- 29.08.2012 - 17:03
Bu binalar da rüya gibi ;-) Bu mimari, dairesel formu, çok beğeniyorum... hayali tesir ediyor