2008 yazında yeni bir heyecana hazırlıksız yakalandım. Planlanmadan başlayan her şey düzensiz ve çirkin olur demişler ama ben bu tezi çürüttüm. Plansızdı ama neşeliydi, tanınmıyordu ama güven veriyordu, sevmiyordu ama zamanla çok sevdi işte her şey karmaşıktı böyle bir zamanda çok istek vardı. Çekicilik, arzu, istek, eğlenceler, kahkahalar ve en önemlisi sonraları anlaşılan adının aşk olduğuna yeni inandığım bir duygu. Sevmek çok güzeldi.
Sevmek istiyorsan gözyaşına ve kırılmalara hazır olman gerek yoksa sen sevginin kolay mı kazanıldığını sanıyorsun eğer böyle düşünüyorsan yanılıyorsun. Sana ne kadar zorluklarla kazandığımı anlatacağım dinle; dilinden, lügatinden, DNA dan eksik etmiyorsun ama o seni gözünle bile istemiyor. Acıyor, acıtıyor ama kendini acıtmadan sana git diyor, sonra ne oluyor yine geliyor bazıları sahte bazıları yaşanmış oyunlarla yine geliyor. Yine o mutlu, o zevk alıyor, o istiyor ve birliktelik oluyor.
Sonra sen bu yaşanılanların uzun mu süreceğini sanıyorsun halbuki ben küçük bir oyun oynamıştım artık oyun bitti kabul et, bu kuralları ve bitiş zamanı belli olan bir oyundu artık sende oyun sırasında öğrendiklerinle git ve bu oyunu başkalarıyla oyna çünkü ben bu oyun için yeni oyuncular buldum diyor gidiyor.
Karşılıksız oynanan bu oyunda bende artık usta bir oyuncu oldum ve oyunuma birkaç kişiyle devam ettim ve kazandım ama bu çocukluğumda oynadığım oyunlar gibi kazanıldığında zevk veren bir oyun değildi ve eğer her zaferin sonunda acı çekeceksen bütün oyunları kaybetmelisin. İşte bu tada da baktıktan sonra artık sıra sana bu oyunu öğreten kişiyle oynamaya geliyor. Ve oyun başlıyor …
Misafir -- 02.07.2011 - 15:46
Yanılıyorsunuz. Hepsi gerçek. Oyun yok. Terkedilmişsiniz. Terketmişsiniz. Oyun olsun diye başlamamıştınız. Oyun olsun diye de bitirmediniz. Kandırmayın artık kendinizi. Kabullenin olan biteni ve rahatlayın. Oynuyorum sandığınızda bile gerçeğin tam ortasındasınız. Sahnenin ardında başka dünya yok.
xenix -- 03.07.2011 - 18:03
Üniversite sınavında veya eski LES şimdiki ALES te böyle bir paragraf verip aşağıdakilerden hangisi bu yazıya uygun başlık olur diye bir soru olsaydı, ve seçeneklerde böyle bir başlık olsaydı hayatta bu başlığı seçmezdim.
Bir de yazar kısaca ne anlatmak istemiş veya yazının ana fikri nedir diye bir soru olsaydı onda da kesin çuvallardım.
xenix: Takiplerim