"Şiirle düşünmek! yalnızca buna inanırım. Şiirle düşünmenin karşıtı felsefe yapmaktır. Felsefe ise şiirin temeli olan imgeyi dışlar. Gene felsefe duygusallığa da karşıdır.
Şu da var: Uzun şiirlerimde hiçbir sorunsalı yanıtlamaya kalkışmam. Sorular sormaya, bu soruları çoğaltmaya (ama yanıtsız bırakmaya) çalışırım hep. Nedeni, yazdıkça bilmediklerime, tanımadıklarıma, daha önce duyup düşünmediklerime rastlarım da ondan. Zaten insanın iç dünyasını kesin olarak tanıtlamak demek, saltık insanı yokken var etmek anlamına gelmez mi? "
Edip Cansever
Bencede felsefe imgeyi dışlar. Peki, duygusallığa da karşı mıdır?
metalized -- 28.12.2009 - 17:00
Edip CANSEVER'in bu yorumu, karşı olduğunu söylediği felsefenin, tam da göbeğinde değil mi ? "yazdıkça bilmediklerime, tanımadıklarıma, daha önce duyup düşünmediklerime rastlarım da ondan." Guru, bildiğini söylediğinde, guru olmaktan çıkar. Sembolizmdeki bohçalanmış anlamlar ve onlardan birini mutlak kabul ederek, takılıp kalma halinde olmadığını da ifade ediyor. Belki bilerek ya da bilmeyerek. Bardağımızı boş tutmamız gerektiğini de...
oik0s -- 29.12.2009 - 04:45
Gaston Bachelard, "düş kuran bilincin", sahip olduğu yaratıcılık dolayısıyla bir köken, bir başlangıç konumu kazandığını savunuyor; imgelemi insan doğasının temel gücü olarak kabul ediyor. Öte yandan, şiirselliğin varlıkbilimini ruhbilim ve ruhçözümleme gibi nedenselliğe sahip öğretilerin hiçbir zaman belirleyemeyeceğini öne sürerek, şiirsel imgeyi kendi varlığı içinde ele almayı öneriyor; bazı şiirleri izleyerek bir ruh-fenomenolojisi ve düş-fenomenolojisi kuruyor. Bachelard'ın olağanüstü zengin, şiir lezzetine ve inceliğine sahip bu kitabı, binbir çeşit imgeyi "okumaya" bir davet. Yazarın dediği gibi: "Şairlere kulak vermek gerekir." diyor.
Fakat Gaston Bachelard bir felsefecidir. Yukarıdaki alıntı "Mekanın Poetikası" isimli kitabınının arka sayfasıdır. Aslında yaptığı şiirle (imge ile) felsefeyi biraraya getirmektir. Zaman'la Mekan'ı sıkıştırır, soyut bir anlam vererek yaşadığımız dünyayı anlamlandırmaya çalışır.
Tavsiyem Gaston'u ve Edip'i okumaktır.
metalized -- 29.12.2009 - 17:28
Tavsiyeniz için teşekkürler. İlk fırsatta edinip, okumaya çalışacağım. Şu sıralar, sorduğum sorulara yanıt olarak; sürekli kitap önerisi alıyorum. :) O nedenle; yarısı ya da çeyreği okunmuş bir çok kitabım oldu. Meraktan onu bırakıp diğerine sarılınca ortaya bu sonuç çıkıyor...