Yeni Sonsuz Us
Sayfalar: 1 - 2 - 3 - 4 - 5 - 6 - 7 - 8 - 9 - 10 - 11 - 12 - 13 - 14 - 15 - 16 - 17 - 18 - 19 - 20 - 21 -

Dinozorlar Çağı – Mezozoik (250-65 milyon yıl önce)

delete

Paleozoik zamanda kıtaların çarpışmasıyla oluşan Pangaea adlı kıtasal kütle, yaklaşık 100 milyon yıl el değmemiş olarak kaldı. Bu durum, yeni bir dizi tektonik, iklimsel ve biyolojik koşula yol açtı. Ardından Mezozoik zamanda süreç kendi karşıtına dönüştü. Süper kıta parçalanmaya başladı. Afrika-Amerika-Avustralya ve Antarktika’nın güney kesimlerini muazzam genişlikte buzullar kapladı. Triyas boyunca (250-205 milyon yıl önce) yavaş yavaş karada dinozorlar, denizlerde ise plezyozorlar ve ichthyozorlar geliştiler, kanatlı sürüngenler olan pterozorlar ise daha sonraları ortaya çıktılar. Memeliler, thraspid sürüngenlerden geliştiler fakat gelişimleri çok yavaştı. Diğer omurgalı karasal yaşam formları üzerinde hakim olan dinozorların patlayıcı büyümesi, memelilerin daha fazla gelişmesine olanak vermedi. Milyonlarca yıl küçük boyutlarda ve küçük sayılarda varlıklarını sürdürdüler, geceleri yiyecek arayarak, devasa çağdaşlarının gölgesinde kaldılar.

Büyük bir iklim değişikliğine tanık olan Jura döneminde (205-145 milyon yıl önce) buzulların geri çekilişi, dönemin sonlarına doğru küresel sıcaklığın yükselmesine yol açtı. Mezozoik boyunca deniz seviyesi bugünkü ortalama seviyenin neredeyse iki katına ulaşarak, en azından 270 metre yükseldi. Süper kıta Pangaea’nın Jura dönemiyle başlayan parçalanışı (180 milyon yıl önce) öyle uzun sürdü ki, erken Senozoik zamana gelindiğinde (40 milyon yıl öncesi) son kıta henüz ayrılmamıştı. İlk ayrılma doğu-batı ekseni üzerinde gerçekleşmişti, Tethys okyanusunun oluşumu Pangaea süper kıtasını, Kuzeyde Laurasia ve Güneyde de Gondwanaland olarak bölmüştü. Ardından Gondwanaland, doğuda Hindistan, Avustralya ve Antarktika olmak üzere üç parçaya bölündü. Geç Mezozoik sırasında, bir Kuzey-Güney bölünmesi yaşandı, Kuzey Amerika’yı Laurasia’dan, Güney Amerika’yı da Afrika’dan ayıran Atlantik Okyanusu oluştu. Hindistan kuzeye doğru hareket ederek Asya’yla çarpışırken, Afrika da kuzeye doğru hareket ederek Tethys Okyanusunun yok olmasından sonra kısmen Avrupa’yla çarpıştı. Bu büyük okyanustan geriye yalnızca küçük bir parça olarak Akdeniz kaldı. Pasifik, Atlantik ve Hint Okyanuslarında, deniz zemininin hızla genişleme dönemleri kıtasal parçaların hareketine yardımcı olmuştu.

Mezozoik boyunca dinozorlar omurgalıların başat grubuydu. Kıtaların ayrılmasına rağmen, tüm dünyaya sağlam bir şekilde demir atmışlardı. Ancak bu dönemin sonunda –65 milyon yıl önce– yeni bir kitlesel tükeniş gerçekleşti ve dinozorlar dünya yüzeyinden silindiler. Karada yaşayan, denizde yaşayan ve uçan sürüngenlerin (dinozorlar, ichthyozorlar ve pterozorlar) çoğu silinip gitti. Sürüngenlerden geriye yalnızca timsahlar, yılanlar, kaplumbağalar ve kertenkeleler kaldı. Ne var ki türlerin bu muazzam ölçekli yok oluşu sadece dinozorlarla sınırlı değildi. Aslında ammonitler, bellemnitler, bazı bitkiler, yosunlar, kabuklu yumuşakçalar, derisi dikenliler ve başkaları da dahil, tüm canlı türlerinin üçte biri yok olmuştu. Dinozorların dikkat çekici başarısı, mevcut koşullara kusursuz uyum sağlayışlarının bir sonucuydu. Toplam sayıları en azından bugünkü memelilerinki kadar büyüktü. Günümüzde dünyanın her yerinde, mevcut her ekolojik alanı işgal edenler, büyük ya da küçük memelilerdir. 70 milyon yıl önce bu alanların muazzam bir dinozor çeşitliliğiyle işgal edildiğinden emin olabiliriz. Çok iri, hantal yaratıklar olduklarına dair yaygın kanının aksine, her boyutta dinozor mevcuttu aslında. Çoğu göreli olarak küçüktü, birçoğu arka ayakları üzerinde dik yürüyordu ve çok hızlı koşabiliyordu. Birçok bilimci şimdi, en azından bazı dinozorların gruplar halinde yaşadığına, gençlere göz kulak olduklarına ve hatta muhtemelen sürüler halinde avlandıklarına inanıyor. Mezozoik-Senozoik sınırı (65 milyon yıl öncesi) yine de yaşamın evrimindeki diğer bir devrimci dönüm noktasına işaret eder. Kitlesel bir tükeniş dönemi, memelilerin ortaya çıkışının
önünü açarak ileri doğru devasa bir evrimsel sıçramanın yolunu hazırladı. Fakat bu süreçle ilgilenmeden önce, dinozorların neden ortadan kaybolduğu sorusu ele alınmaya değerdir.


yorum

begüm -- 17.02.2011 - 15:38

yaaaaaaa çok uzun hepsini deftere yazmaya kalkarsam defter biter

Sonsuz Us yorumlar yükleniyor...


Yeni Sonsuz Us
Sayfalar: 1 - 2 - 3 - 4 - 5 - 6 - 7 - 8 - 9 - 10 - 11 - 12 - 13 - 14 - 15 - 16 - 17 - 18 - 19 - 20 - 21 -