Bilinen kayıtlara göre (muhtemelen daha öncesi de vardır) dünyanın yuvarlak olduğundan bahseden ilk kişi Pisagor’dur. Bunu da Milattan önce 500 lü yıllarda (yani günümüzden 2600 yıl önce) yapmıştır. Bunun için gök cisimlerine bakıp genelleme yapması ve ufukta bir geminin kaybolmasını gözlemlemesi yetmiştir.
Asıl daha önemlisi M.Ö. 240 yıllarında Eratosthenes tarafından dünyanın çevresinin ve çapının küçük bir hata ile ölçmesidir. İki farklı noktada aynı anda ölçtüğü güneş eğimleri farkını basit bir orantı kurarak kürenin çevresini ve çapını yaklaşık olarak bulmuştur.
Eratosthenes mısırdan çıkmadan Dünyanın çevresini ölçmüştür. Eratosten Antik Mısır’da Asvan (Grekçe ismi Syene, Antik Mısırda Swenet olarak adlandırılmıştır.) şehri Yengeç Dönencesi’nde olduğu için yaz gündönümünde güneş tam tepede yani gölge boyu sıfır olacağını biliyordu. Gnomonu kullanarak öğle vaktinde İskenderiye’deki gölge açısını ölçtü ve güneye doğru 7°12′ olarak buldu ve pusula yardımı ile gölge açısını buldu. Dünya’nın tam küre olduğunu varsaymış ve İskenderiye Asvan’nın kuzeyinde olduğundan aradaki yay farkı oranı 1/50=7°12’/360°dir. Yani bu iki şehir arasındaki mesafe Dünya’nın çevresinin 50’de 1’idir. Firavunun defterdarları tarafından yapılmış ölçülere göre iki şehir arası mesafe 5.000 stadyumdur.( 927.7 km ya da 500 mil) Hesaplama sonucunda 1 dereceye 700 stadyum düşmektedir. Bu durumda Dünya’nın çevresi 252.000 stadyumdur. 1 stadyum 185 metreye tekabül ettiğini kabul edersek Çevreyi 46.620 km olarak buluruz ve 16.3%. hata payı ile gerçeğe çok yaklaşırız ancak Antik Mısır’da 1 stadyum 157.5 metredir . Bu durumda ölçüm 39,690 km olur, yani hata payı 1.6% ile gerçek çevre uzunluğuna ulaşılmıştır.