666 Sırrı

666

666 sayısı arapçada vav vav vav harflerinin karşılığıdır. Bu da günümüzde kullandığımız internet sitelerinde ki www harflerinin aslında 666 ile ilgili direk bağlantısını gösterir. Elbette internet şeytan icadıdır. Günümüzde insanların maneviyattan uzak internet ortamına takılıp kalmalarının sebebi, çok eğlenceli olması, insana hitap etmesi, içinde şiddet, cinsellik ve korku türü bir çok şey barındırması, yanlış bilgiler içermesi şeytanın eserinin olduğunun bir göstergesidir.

6 6 6 sayısı ile ilgili efsaneler çoktur. 06/06/06 tarihinde satanist bir grup toplu katliamlar yapmıştır. O gün kimse düğün yapmamaya çalışmış ve o gün doğan çocuklar lanetlenmiştir.

Yapılan bilgisayar programlarında üretilen sonuç 666 olursa o bilgisayar programının içinde şeytan olduğuna dair bir inanç vardır.

Matematikçiler sonucu 666 çıkacak işlemlerden kaçınırlar.

Ebru sanatçıları, suyun üstünde oluşan 666 sayısını gördüklerinde, o suyu döker ve o tekneyi 6 gün kullanmazlarmış.

Çocuklar ikinci yaşına girmeden 666. gününde tekrar kutsanır ve şarapla yıkanırmış.

Yazarlar uzun romanlarını yazarken 666. sayfasında şeytan ismini kullanmamaya son derece dikkat ederlermiş. Kullanan bir kaç yazar, 6 gün içinde olmadık felaketlerle karşılaşmaya başlarmış.
Devamını oku “666 Sırrı”

Ockham’ın Usturası

William_of_Ockham

Ockham’ın Usturası teorisi temel olarak “her şeyin birbirine eşit olduğu bir ortamda, en basit açıklama doğruya en yatkın olandır” felsefesi üzerinde şekillenir.

14. yüzyıl filozofu Ockham’lı William tarafından ortaya atılmıştır. Latince “Entia non sunt multiplicanda praeter necessitatem” olarak ifade edilen ilkeye göre zorunlu olmadıkça varlıkları çoğaltmamak gerekir. Bilimsel düşünüşte önemli bir yeri bulunmaktadır.

Başka bir deyişle şöyle özetlenebilir: Bir olayı, fenomeni açıklamak için kullanılacak olan iki açıklamadan daha basit olanı yani daha az varsayımda bulunanı tercih edilmelidir. Söz gelimi dünyanın uzaydaki hareketini açıklamak için daha önce geliştirilmiş olan genel cisim hareket yasalarını kullanmak bu duruma özgü yepyeni varsayımlar geliştirmeye kıyasla daha makbuldür.

Bilim ile sahte bilimi ayıran en önemli unsurlardan biridir. Sahte bilim olayları açıklamak için daha karmaşık olgular üretirken bilim daha sade açıklamalar üretir. Forumlarda “sözde bilimsel” yazılar makaleler ekleyen bir çok kişinin açıklamalarına bakarsanız, problemin kendisinden daha karmaşık olduğunu görürsünüz.

Sözdebilim

Sözdebilim veya sahte bilim (İngilizce pseudoscience) bilimsel olarak tanımlanmakla birlikte bilimsel çalışmaların gerektirdiği standartları taşımayan veya yeterli bilimsel araştırma ile desteklenmeyen bilgi, metodoloji, inanç ve pratikler bütününe verilen addır.

Terimin Doğuşu

Sözdebilim anlamına gelen batı dillerindeki pseudoscience ifadesi Yunanca’da sahte, sözde anlamına gelen pseudo köküyle Latince’deki bilgi veya bilgi alanı anlamına gelen scientia teriminin biraraya getirilmesiyle türetilmiştir. İlk kez 1843 yılında kullanılmıştır. Kelime genellikle negatif bir bağlamda kullanılmaktadır ve bilim olarak etiketlendiği halde bilim alanına girdiği düşünülmeyen şeylerle ilgili küçümseyici bir yan anlamı da içermektedir. Sözdebilim yapmakla eleştirilen kişiler, doğal olarak bu sınıflandırmayı kabul etmemektedirler.

Belirli bir bilgi, metodoloji, araştırma ve uygulama alanının gerçekten bilimsel olup olmadığıyla ilgili standartlar araştırma alanına göre değişkenlik göstermekle birlikte yeniden üretilirlik (reproducibility) ve farklı özneler tarafından doğrulanabilirlik (intersubjective verifiability) gibi temel prensipler aynı kalmaya devam etmektedir. Bu ilkeler belirli bir fenomenle ilişkili hipotez veya teorilerin başkaları tarafından da geçerli ve güvenilir olup olmadığını tespit etmek için daha ileri araştırmalara imkân veren ölçülebilirlik veya yeniden üretilebilirliği sağlamaktadırlar. Bu ön şartlar bir araştırmaya doğrudan veya dolaylı olarak önyargıların hakim olmasını önlemektedir.
Devamını oku “Sözdebilim”