“Noetik Bilim” nedir?

beyin-gucuSözlük Anlamı Olarak Noetik Bilim

Eski Yunanca’da “algılamak”, ‘anlamak” ya da “kavramak” anlamına gelen noetikos’tan (nottos) türetilmiş sözcük. İlkçağ Yunan felsefesinde, duyular ya da deneyle değil de yalnızca akıl yoluyla kavranılan bilgi türü için kullanılan genel bir terimdir. Duyumdan ve deneyimden bağımsız salt düşüncenin ürünü olan kavramların genel bir ifadesi için de kullanılır.

Felsefe Sözlüğü- A.Baki Güçlü; Erkan Uzun; Serkan Uzun; Ü.Hüsrev Yoksal-Bilim ve Sanat Yayınları

Bir Bilim Olarak Noetik Bilim

İnsanoğlu doğanın kendisini farklı yollarla kavramaktadır. Dünyada genel anlamda Fiziksel Faaliyetler (dış) ile ilgili bilimler ve Zihinsel Faaliyetler (iç) ile ilgili bilimler vardır.

Noetik Bilim’in çalışma alanı içsel faaliyetlerin dış dünyayı hangi koşullar altında nasıl etkilediği ve hangi nitelikleri içerdiğiyle ilgilidir.

Yapılan araştırmaların sonucu hazırlanan deneyler sıkı bilimsel protokollere tabi tutularak sonuçlandırılır.
Devamını oku ““Noetik Bilim” nedir?”

Jose Marti

jose-martiİspanyol sömürgecilere karşı verdiği mücadelede ülkesinin simge isimlerinden biri olan ve 1895 yılında İspanyol askerleri tarafından öldürülen Küba’lı ünlü siyasetçi ve halk şairi Jose Marti’nin çok sevdiğim bu şiirini, seveceğinizi ve ölümünü düşünmekten korkmayarak, yaşamının sorumluluğunu alabilecek, yalın insanlar olabileceğimiz umuduyla sizlerle paylaşıyorum.

Aynı yalınlıkla ölmek isterim

Aynı yalınlıkla ölmek isterim
Kırda bir çicek gibi, sakin, gösterişsiz.
Mum yerine yıldızlar parlasın üstümde
Yeryüzü uzansın altımda sessiz.

Ben aydınlık ve özgürlük delisiyim
Varsın hainleri gizlesinler soğuk bir taş altında
Dürüstce yaşadım ben, karşılığında
Yüzüm doğan güneşe dönük öleceğim.

Jose Marti

Dahilerin Özellikleri

dahi-cocukDâhi kişiler, bakış açımızı değiştirmekle kalmaz, dünyayı kendisiyle aynı perspektiften görmemizi sağlar. Dâhiler, muhteşem bir kavrayış, sezgi, ilham, düşünce ya da inanç yoluyla, her şeyi farklı bir perspektiften görür ya da algılarlar. Onların yeni perspektifi, karşı konulmazlığı zamanla ortaya çıkaran öyle farklı görüş açısı sağlar ki, bir daha hiçbir şeyi eskisi gibi göremeyiz. Onların görüş açısı, bizimkinden çok daha geniş bir alanı kapsar. Bu olağanüstü başarının sırrı, dâhilerin ayrıntılar arasında bağlantılar kurup, sığ bakış açısıyla görülemeyecek derin ilişkileri keşfedebilmelerinde yatar. Dehâ tarihinin,Shakespeare tarafından saptanan genel bir eğilimi vardır: Devrimci bir dâhi olabilmek için, belki biraz da deli olmanız gerekebilir.

Dehâyı anlamak, tarihsel şartların, kültürel ortamın ve başka unsurların farkında olmayı gerektirse de dehâ her zaman bireyseldir. Yine de onu kolayca tanımlayıp, sözcüklerle formüle edemeyiz. Fakat gördüğümüz ve ya hissettiğimiz zaman dehayı tanıyabilir ve hayal gücümüzü kullanarak onun anlaşılması güç niteliğini kavrayabiliriz.
Devamını oku “Dahilerin Özellikleri”

“Bo” lar

boa-sr-chachiHint Okyanusu’ndaki Andaman Adalarında dünyanın en eski kabilelerinden birinin kültürü, son üyesinin ölümüyle tarih oldu.

Merkezi Londra’da bulunan, yerli haklarının savunucusu Survival International adlı örgütten yapılan açıklamada, 2010 yılında 85 yaşındaki Boa Sr’nin öldüğü, bu kişinin “Bo” dilini bilen ve konuşan son kişi olduğu kaydedildi.

“Bo”ların 65 bin yıldır Andaman Adalarında yaşadığı sanılıyor. Britanya’nın 1858’deki sömürgeleştirmesinden önce aralarında “Bo”ların da bulunduğu 10 farklı kabilenin nüfusunun 5 bin olduğu ve çoğunun sömürgeciler tarafından öldürüldüğü ya da sömürgecilerin getirdiği hastalıklar yüzünden öldüğü düşünülüyor.

Aralık 2004’teki büyük deprem ve tsunami felaketinden kurtulan Boa Sr, bugün sadece 52 kişi kalan kabilenin en yaşlısıydı.

Survival International’ın Direktörü Stephen Cory, yazılı açıklamasında, “Boa Sr’nin ölümü ve Bo dilinin kaybolması, bir toplumun hatırası kalmadığı anlamına geliyor” ifadesini kullandı.

Andaman Adaları sakinleri, yaşamlarını sürdürebilmek için büyük ölçüde Hint hükümetinin yardımına muhtaç.

Üstün Zekalı ve Üstün Yetenekli Çocuklar

ustun-cocuk-1Üstün zekalı ve üstün yetenekli bir çocuğa sahip olmak pek çok ebeveynin hayalidir. Ancak üstün zekalı ve üstün yetenekli çocuğunuzun olması demek pek çok sorumluluğu da beraberinde getirmesi demektir. Üstün zeka ve üstün yetenek alanında yapılan son bir asırlık bilimsel araştırmalar üstün yetenek ile ilgili bakışaçımızı da değiştirmiştir. Yıllar önce üstün zeka yalnızca yüksek IQ olarak görülür ve bu nedenle yalnızca IQ testleri ile ölçülürdü. Bilimsel araştırmalar bu tür konservatif bir yaklaşımın ne denli sınırlı olduğunu ve bu nedenle üstün yetenekli çocukların önemli bir kısmını tanılayamadığını ortaya koymuştur. Nitekim 4 yaşında kendi kendine okumaya başlayan bir çocuğun IQ testinde yüksek puan alması pek de önem taşımamaktadır. Bu çocuk erken yaşlarda gösterdiği akademik beceri ile üstün yetenekli olduğunu bir dereceye kadar kanıtlamıştır. Uğur Sak (2011, üstün yeteneği “insanlık yaşamı için temel değeri olan alanlarda gösterilen olağanüstü başarı veya performans” olarak tanımlamıştır. Bu hümanistik tanım, Anabilim üstün yetenekliler programlarının da benimsediği bir tanımdır.
Devamını oku “Üstün Zekalı ve Üstün Yetenekli Çocuklar”